11 Haziran 2009 Perşembe




There's no need to fear, Underdog is here.

When criminals in this world appear,
And break the laws that they should fear,
And frighten all who see or hear,
The cry goes up both far and near for
Underdog,
Underdog,
Underdog,
Underdog.

Speed of lightning, roar of thunder,
Fighting all who rob or plunder
Underdog, Underdog.

When in this world the headlines read
Of those who's hearts are filled with greed
And rob and steal from those in need.
To right this wrong with blinding speed goes
Underdog,
Underdog,
Underdog,
Underdog.

Speed of lightning, roar of thunder,
Fighting all who rob or plunder
Underdog, Underdog.

14 Nisan 2009 Salı




duydum ki bizi birakmaya azmediyorsun, etme.
baska bir yar, baska bir dosta meylediyorsun, etme.

ey ay, felek harab olmus, ziyan olmus senin için
bizi öyle harab, öyle ziyan ediyorsun, etme.

ey, makami var ile yokun üstünde olan kisi
sen varlik sahasini öyle terk ediyorsun, etme.

sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan
sen ayin da evini yikmayi kastediyorsun, etme.

sekerliginin içinde zehir olsa dokunmaz bize
sen zehri o seker, sekeri zehrediyorsun, etme.

harama bulasan gözüm, güzelliginin hirsizi
ey hirsizliga da degen hirsizlik ediyorsun, etme.

asiklarla basa çikacak gücün yoksa eger
aska öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.

isyan et eyy arkadasim, söz söyleyecek an degil
askin bayginligiyla ne mesk ediyorsun, etme.

mevlana

20 Aralık 2008 Cumartesi

Öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedir

Öyle ser-mestem ki idrâk etmezem dünyâ nedür
Men kimem sâkî olan kimdür mey û sahbâ nedür

Gerçi cânândan dil-i şeydâ içün kâm isterem
Sorsa cânân bilmezem kâm-ı dil-i şeydâ nedür

Vasldan çün aşık-ı müstâğni eyler bir visal
Aşıka maşukdan her dem bu istiğnâ nedür

Hikmet-i dünyâ vü mâfiha bilen arif degül
Arif oldur bilmeye dünyâ vü mâfiha nedür

Ah u feryâdun Fuzûlî incidübdür âlemi
Ger belâ-yı ışk ile hoşnûd isen gavga nedür

Fuzuli

18 Aralık 2008 Perşembe

8 Kasım 2008 Cumartesi

Bu gün şampuan yerine nerdiyse kafama domestos rengarenk döküyodum...

2 Kasım 2008 Pazar

disiz mednıs...!!

İngilizce kursuna gidiyorum
fakat ingilizceden nefret ediyorum.ingilizceyi hiç bilmediğimden gitmiyorum,öğrenmek için hiç çaba sarfetmeden az çok biliyoruz bişiyler fakat bu ingilizceye karşı olan antipatim yüzünden de geliştiremedim tabi kendimi
günlük hayatta,internette,sosyal ortamlarda,kurumsal alanlarda o kadar çok kullanıyoruz ki bu gevurcayı, güzelim türkçemiz varken ve herşeyi açıklamya kadirken neden gevurca kullanalım ki dimi
ha diyceksin dünya dili bilmem ne yada işte bana geri kafalı diyceksin
aslında dönüp dolaşıp asıl mesele, asıl rahatsızlık şu;
her zaman bizim hala nedenini anlamadığım bi nedenden dolayı gevurlara karşı bi özentiliğimiz varmış gibi geliyo diycem gibi değil öyle
hani adamlar rumuz olarak kendi dillerinde isimler sıfatlar yada kombine bişiyler kullanıyo ama biz de gidiyoruz onların dilinde isimler kullanıyoruz hadi bunu geçtim bide üstüne üstük "yeeaa abi türkiyede yaşanmaz ben kanadaya gitcem yeeeaaa"Yahu madem yaşanmaz bir yer sende yaşanabilir hale getirmek için uğraşsan olmaz mı?yani bu yaptığın düpedüz bencillik bananecilik ve kaçış
neyse asıl yazmak istediğim şuydu

*İngilizce kursuna gidiyorum ama ingilizceden nefret ediyorum, nasıl bir cenderenin içindeyim böyle*
saygılar...

Otobüscü gençlik


Uğur Mumcu dan Kadıköye gitmek suretiyle otobüse bindim boştu otobüs en arkalarda bi yeri kestirdim gözüme oturdum. Otobüse binerken ki en büyük eziyetim çantam ve benim düz bir çizgi halinde ilerleyemeyişimdir ama bu konu farklı ona daha sonra değinirim (değin)
Geçtim oturdum arkaya , 1 durak sonra bi kız bindi otobüse geldi en arkaya doğru ve hani belediye otobüslerinde karşılıklı 4 lü koltuklar vardır ya hah işte onun bana doğru bakan kısmına oturdu
neyse efendim gidiyoruz sonra dedim ki içimden şöyle bi işveli bi bakış atayım o da bana bakar falan zaten son günlerde iyice düşmüş olan öz güvenim yerine gelir
baktım...
bakmadı...
ben bakmaya devam ettim bir an farketti 0.75 saniye kadar göz göze geldik sonra yine kafasını çevirdi
bak tamam hani bakmazsın doğrudur yada ne biliyim bi yavuklun vardır bakma zaten evet caiz değil fakat arkadaş yol boyunca hiç mi bir daha dönüp bakmazsın
sağına bakıyoo soluna bakıyoo arkasına önüne camlara eline ayağına koltuğun desenlerine
herşeye bakıyo inceliyo gel gelelim bi dönüp ikinciye yüzüme bakmadı
sonra ben de bi yan koltuğa geçip camdan dışarı bakmaya başladım ve kendisine küstüm arada yan yan 2-3 saniye bakıp sonra "hıh" diyerek yine camdan dışarı bakıp yolu izledim

Sonra düşündüm kendi kendime yahu arkadaş tamam beğenmemiş olabilirsin,yavuklun olabilir ama insan bi düşünür bi bakiyim çocuk cağızın hoşuna gitsin mutlu olsun sanki 2-3 saniye baksa ben kalkıp üstüne saldırıcam....ve yani çok süper manyak bi kızda değil zaten bu ee çirkin demek istemiyorum da hani çok güzel olmayan kızların garip bi özgüveni var... tabi ben yolun devamında kendi kendime bu çıkarımlar düşünceler üzerine yoğunlaştım kızı mızı bıraktık cam kenarında otururkeeen
Bu bahsettim kızın sol çaprazında yani benim tam önümde oturan daha az çok güzel olmayan kız dönüp bi kaç kez bana baktı.Galiba demin cam kenarında yaptığım çıkarımların bir kısmını sesli düşünmüşüm tabi hanım kızımız haliyle arkasından gelen
..mırmırmır...insan bi bakar mrmrm.....ayıp yaa.....sanki üstüne ..... lere karşı doğal bi reaksiyon olarak dönüp baktı anlıyacağınız ondan da hayır yok

Ve kahramanımız 0.5 öz güven puanı ile yolculuğunu bitirip bambaşka ufuklara yelken açtı ....